‘Mavi Bilye’ 50 Yaşında: Uzaydan Bakınca Dünya’mız Nasıl Değişti?

 

Bundan tam 50 yıl önce, 7 Aralık 1972’de, Apollo 17 uzay aracı Ay’a doğru yol alırken, insanlık kendi evini ilk kez bir bütün olarak gördü. O an çekilen ve “Mavi Bilye” (Blue Marble) adıyla tarihe geçen o fotoğraf, dünyaya bakışımızı sonsuza dek değiştirdi. Peki, o günden bugüne, özellikle son 50 yılda iklim değişikliğinin etkisiyle uzaydan bakıldığında gezegenimizin yüzünde neler değişti?

p0l4pmb2.jpg

O An Tarihe Geçti: İlk ‘Tam Dünya’ Fotoğrafı Böyle Çekildi

Apollo 17’nin komutanı Eugene Cernan, kumanda modülü pilotu Ronald Evans ve Ay modülü pilotu Harrison Schmitt, Ay’a yapılan son insanlı görev için uzayda süzülürken, arkalarında bıraktıkları Dünya’ya hayranlıkla bakıyorlardı. Yaklaşık 29.000 kilometre uzaklıktan, Güneş tam arkalarındayken, modifiye edilmiş bir Hasselblad fotoğraf makinesiyle o meşhur kareyi yakaladılar. Daha önceki görevlerde Dünya hep kısmen gölgede kalmıştı, ancak bu kez gezegenimiz tüm maviliği ve beyaz bulutlarıyla, uzayın karanlığında parlayan kırılgan bir bilye gibi tamamen görünüyordu. Cernan’ın dediği gibi, “Onu havada tutan ipler yoktu. Orada öylece, tek başınaydı.”

Elli Yılda ‘Mavi Bilye’nin Yüzü Soldu

İşte o tarihi fotoğraftan tam 50 yıl sonra, 7 Aralık 2022’de, bu kez Dünya’dan bir milyon mil uzakta dönen bir uydu, yeni “Mavi Bilye” görüntüleri çekti. İki fotoğraf yan yana konduğunda, geçen yarım asırda gezegenimizde yaşanan değişimler, özellikle de küresel ısınmanın etkileri gözle görülür hale geldi. Portsmouth Üniversitesi’nden iklim bilimci Nick Pepin’in belirttiği gibi, en çarpıcı farklardan biri Antarktika’daki buz örtüsünün gözle görülür şekilde küçülmesi. Pepin, “Azalan buz küreyi, yani küçülen buz tabakasını ve kar kaybını görebilirsiniz,” diyor ve bunun iklim değişikliğinin önemli bir göstergesi olduğunu ekliyor. Ayrıca Sahra Çölü’nün genişlediği, yağmur ormanlarının ise güneye doğru çekildiği, yani ağaç örtüsünün azalıp yerini çölleşmeye bıraktığı da yeni görüntülerden anlaşılıyor.

p0l4ppdj.png

Uzaydaki Gözümüz Artık Her Şeyi Kaydediyor

Bu yeni görüntüleri çeken, NASA’nın DSCOVR uydusundaki EPIC kamerası. Bu kamera, 2015’ten beri Dünya’nın Güneş alan tarafını günde 13 ila 22 kez görüntülüyor. Üstelik sadece fotoğraf çekmekle kalmıyor; morötesinden kızılötesine yakın 10 farklı dalga boyunda görüntü alıyor. NASA’dan Alexander Marshak’ın anlattığına göre, bu sayede ozon tabakasının durumu, bulutların yüksekliği, konumu, içindeki buz kristallerinin şekli, havadaki aerosollerin (küçük parçacıklar) miktarı ve boyutu gibi pek çok detay anlaşılabiliyor. Hatta Dünya üzerindeki yaprak miktarı ve bunların ne kadarının doğrudan Güneş ışığı aldığı bile hesaplanarak gezegenimizdeki toplam fotosentez oranı belirlenebiliyor.

Astronotlar Anlattı: Dünya’ya Uzaydan Bakmak İnsanı Değiştiriyor

Orijinal Mavi Bilye fotoğrafı, insanlarda “genel bakış etkisi” (overview effect) denilen derin bir duygu uyandırdı. Uzaydan Dünya’ya bakan astronotların yaşadığı bu etki; gezegene karşı derin bir hayranlık, tüm insanlıkla bir bütün olma hissi, çevresel farkındalık ve kendi benliğinin ötesine geçme duygularını içeriyor. Apollo 17 ekibinin ve İngiltere’nin ilk astronotu Helen Sharman gibi isimlerin anlattıkları, Dünya’nın o uçsuz bucaksız boşluktaki güzelliğinin ve aynı zamanda ne kadar narin olduğunun insanı nasıl sarstığını gösteriyor. Sharman, o an hissettiklerini “Ağzınızı açık bırakan – sadece – vay canına” diye tarif ediyor ve ekliyor: “Atmosferimiz o kadar ince ki… Hayatın çoğunun olduğu o üst katman ne kadar kolay silinebilir.” Bu deneyimin hayatının önceliklerini değiştirdiğini belirten Sharman, “En önemli şey insanlar. Ve tabii ki bu Dünya’nın devam etmesi için gereken çevre ve ekoloji,” diyor.

O Fotoğraf Neleri Değiştirdi? Mavi Bilye’nin Mirası Sürüyor

Mavi Bilye, çekildiği andan itibaren çevre hareketinin bir sembolü haline geldi. İnsanlara, üzerinde yaşadığımız gezegenin küresel ölçekte korunması gereken, sınırları olmayan, tek ve ortak bir ev olduğunu gösterdi. Gaia hipotezi gibi Dünya’yı tek bir canlı organizma gibi gören teorilerin görsel kanıtı oldu, çevre örgütlerinin bayrağı haline geldi, Dünya Günü gibi etkinliklere ilham verdi. Haritalardaki gibi yapay sınırların olmadığı, bir bütün halindeki gezegenimizi ilk kez bu kadar net görmek, insanlıkta bir birlik duygusu da uyandırdı. Her ne kadar uyduların çektiği görüntüler çok daha detaylı olsa da, uzmanlar bir insanın çektiği fotoğrafın etkisinin farklı olduğunu belirtiyor. Çünkü o karenin arkasında, o anı yaşayan, hisseden bir insan var. Şimdi gözler, Ay’a tekrar insan gönderecek olan Artemis II görevinden gelecek yeni fotoğraflarda.

 

‘Mavi Bilye’ 50 Yaşında: Uzaydan Bakınca Dünya’mız Nasıl Değişti? yazısı ilk önce BeeTekno yayınlanmıştır.