USB-C Hakkında Doğru Bilinen 4 Yanlış: Kablo Aynı Olsa da Her Şey Aynı Değil!

 

Telefonlardan dizüstü bilgisayarlara, neredeyse tüm yeni teknolojik cihazlarda standart haline gelen USB-C bağlantı noktası hayatımızı kolaylaştırsa da hakkında pek çok yanlış anlaşılma bulunuyor. İşte bu yaygın bağlantı tipiyle ilgili inanmamanız gereken 4 efsane.

pexels-karolina-grabowska-4195408

Yanlış 1: Thunderbolt ile USB-C Aynı Anlama Geliyor

En yaygın yanılgılardan biri budur. USB-C, fiziksel olarak gördüğümüz 24 pinli, ters çevrilebilir bağlantı ucunun (konnektörün) adıdır. Thunderbolt ise (özellikle son nesilleri olan 3, 4 ve 5) bu USB-C konnektörünü kullanan çok daha hızlı bir donanım arayüzü standardıdır. Her Thunderbolt portu USB-C şeklindedir, ancak her USB-C portu Thunderbolt hızını ve özelliklerini desteklemez. Thunderbolt, özellikle yüksek hızlı veri aktarımı (TB5’te 80 Gbps’ye kadar), birden fazla yüksek çözünürlüklü monitöre görüntü aktarma ve hatta harici ekran kartı bağlama gibi yoğun bant genişliği gerektiren işler için kullanılır ve genellikle üst düzey cihazlarda bulunur.

Yanlış 2: Sadece USB-C Portu Olan Cihazlar Yüksek Ses Kalitesi Sunamıyor

3.5mm kulaklık jakının ortadan kalkmasıyla, sadece USB-C portuna sahip telefonların müzik tutkunları için uygun olmadığı düşünülse de bu doğru değildir. Yüksek kaliteli (Hi-Fi) ses deneyimi için çözümler mevcuttur. Kullanıcılar, içinde DAC (Dijital-Analog Çevirici) bulunan USB-C – 3.5mm adaptörler kullanarak eski kablolu kulaklıklarıyla yüksek kaliteli ses alabilirler. Ayrıca, doğrudan USB-C bağlantılı kulaklıklar da Bluetooth’tan çok daha yüksek veri hızında dijital ses aktarımı sağlayarak kaliteli müzik dinlemeye olanak tanır.

Yanlış 3: USB-C Diğer Tüm Önemli Portların Yerini Aldı

Belki bir gün bu doğru olabilir, ancak şimdilik durum böyle değil. Teorik olarak Thunderbolt gibi yüksek hızlı arayüzler HDMI, DisplayPort ve hızlı veri aktarım standartlarının yerini alabilecek kapasiteye sahip olsa da pratikte durum farklıdır. Öncelikle, her USB-C portu Thunderbolt desteklememektedir ve bu teknoloji hala daha pahalıdır. Çoğu kullanıcı ve sistem, daha uygun maliyetli olan ve yaygın kullanılan HDMI, DisplayPort gibi eski bağlantı tiplerini veya daha düşük hızlı USB-C portlarını kullanmaya devam etmektedir. Her şeyin tek bir USB-C portuyla yapıldığı günler henüz gelmemiştir.

Yanlış 4: Tüm USB-C Kabloları Aynı İşlevi Görüyor

Belki de en yaygın ve yanıltıcı olan budur. USB-C kablolarının hepsi aynı görünse de yetenekleri aynı değildir. Bir USB-C kablosu temel olarak güç aktarımı, veri transferi ve görüntü aktarımı işlevlerini yerine getirebilir. Ancak çoğu kablo bu üç işlevin sadece birini veya ikisini destekler. Örneğin, eski bir telefonun USB-C kablosuyla dizüstü bilgisayarınızı şarj etmeye çalışmak (genellikle başarısız olur), veya sadece şarj için tasarlanmış bir kabloyla harici monitöre görüntü aktarmaya çalışmak (çalışmaz) bu farkı gösterir. Yanlış kablo kullanımı; yavaş şarj, düşük veri hızı veya hiç çalışmama gibi sorunlara yol açar. Kablo seçerken desteklediği standarda (hız, güç, video) dikkat etmek gerekmektedir.

 

USB-C Hakkında Doğru Bilinen 4 Yanlış: Kablo Aynı Olsa da Her Şey Aynı Değil! yazısı ilk önce BeeTekno | Güncel Teknoloji Haberleri ve İncelemeler yayınlanmıştır.